Koçluk, özgürleştirir.

Koçluk, özgürleştirir. Nasıl mı?

Bildiğiniz üzere Profesyonel Erickson koçuyum. Ağırlıkta yöneticilere koçluk yapıyorum. Bununla beraber Erickson Türkiye’de Koçluğun Bilimi ve Sanatı sertifika programında eğitmenlik ve süpervizörlük yapıyorum. Bu dersler sırasında katılımcıların birbirlerine yaptıkları koçlukları dinliyor, geri bildirim veriyorum. Tüm bu yolculuklarda koçluğun kazanımlarına dair fark ettiğim / gözlemlediğim çok şey var.

 

Bir tanesi için, koçluğun insanları özgürleştirdiğini söyleyebilirim.

 

Bu nasıl bir özgürlük?

 

* En köşede kalmış, üstü örtülmüş ya da başkalarının istekleriyle, beklentileriyle kamufle olmuş gerçek düşüncelerinin/ gerçekten ne istediğinin farkına vardığında hissettiği özgürlük,

* Kafa karışıklığından netleşmeye varan o halin özgürlüğü,

* Daha önceki yorumlarının geçersizliğini fark ettiği andaki aydınlanmanın getirdiği özgürlük,

* Neler yapacağını bulduğu, tariflediği, adımlandırdığı anda “oh be” rahatlığının verdiği özgürlük,

* Gremlinlerini/korkularını yakaladığı ve dönüştürdüğü zaman, içinde hissettiği o hafiflik,

* Bir başkasının etkisi, tesiri, yönlendirmesi, yargısı olmaksızın kendi düşüncelerini rahatlıkla ifade ettiğinde hissettiği özgürlük (kafamızın içinde düşüncelerimizin var olduğunu bilsek de, çoğu zaman onu kendimize bile dile getiremeyiz. İnsanın kendi sesiyle düşüncelerini duyması, hele ki yargılanmayacağını bildiği bir alanda duyması önemlidir.)

* Yeni bir bakış açısıyla gelen rahatlığın verdiği özgürlük

 

Ve daha, daha fazlasını sayabilirim. Bu özgürlük hissinin ne olduğunu sanırım hepimiz biliyoruz, en az bir kez yaşamışızdır. Nasıl ihtiyacımız olan ve tamamlayıcı bir his olduğunu da biliriz değil mi?

 

Koçluğun, insanı özgürlüğüne kavuşturduğunu, kendi değerliliğini fark ettirdiğini, aydınlattığını düşünüyorum. Ya siz?

 

Yorumlarınızı paylaşırsanız sevinirim.

Sevgiler

 

Fatma Yıldız

Profesyonel Erickson Yönetici ve Takım Koçu, PCC