Yaratıcı Drama Farkı ile…

Bazı eğitimler vardır. Bildiğimiz klasik sınıf eğitimlerinden farklıdır. Eğitmen yoktur, lider vardır. Sunum yoktur, yönergeler vardır. Katılımcı ders notu yoktur, eğitim materyali çoktur. Bu materyal bazen bir kalem olur, bazen bir oklava. Bazen bir mendil olur, gözümüzü bağlar. Bazen o mendil bir kravata dönüşür bir senaryonun içinde. Hayattan her türlü malzemeye açıktır ve bazen bu malzemeler o kadar hayali olur ki; varmış gibi yapar katılımcı. Varmış gibi yansıtır izleyene… varmış gibi olan o malzeme herkesin algısıyla dönüşür, değişir, yaratıcı olmaya zorlar bizi. Geliştirir bizi ve alıştırır bizi böylece zihnimizin kalıpları dışında düşünmeye. Böyle eğitimlerde duygu daha yoğundur. Katılımcı, liderin yönergesiyle bir hal içindedir. Bir olay yaşar ve yaşatır. Doğaçlama yapar ya da yapılandırılmış bir kurgunun içinde bir karakteri canlandırır. O hal, o karakter, katılımcıda yeni düşüncelere, yeni duygulara yer açar. Paylaşır, dile getirir ve liderin güçlü sorularıyla transfer eder gerçek dünyaya. Hızlı öğrenir böylece. Çünkü yaşadığı o duygu herşeyden çok daha fazla kalır hücrelerinde, tüm benliğinde.

Katılımcı çoğu kez de bir ısınma oyunun içinde bulur kendini. Bir ekibin üyesidir. Ve farkındadır ekip olmanın, zorluğunun, kolaylığının, keyfinin. Bazen rekabet olur, kıyasıya mücadele. Bazen liderlik yapar, motive eder ekibi.  Plan yapmanın önemini kavrar. Hedefe ulaşmanın hazzını yaşar. Tüm ekiple keyfi de paylaşır, hüznü de. İşte tam da böyle durumlarda maskeler kalkar, gerçek kimlikler ortaya çıkar. Kendini de arkadaşını da tanımak için inanılmaz güzel bir fırsattır böyle anlar.
İşte tüm bu yaşantıların sonunda mutlaka bir değerlendirme aşaması olur. Bu bir ürüne dönüşür. Bu yaşantılarımızın bir amacı olduğunun altını çizer. Bir broşür, şiir, anı defterinde bir yaprak, bir resim, bir şarkı, bir reklam filmi, bir pano… tüm o yaşantılarını son noktayla bir ürüne dönüştürür katılımcı. Yaşanılan atölyenin bir çıktısıdır bu.  Kazanıma götüren son vurucu nokta.

 

Tüm bu sürece yayılmış paylaşımlar vardır ayrıca. Çok güçlü sorular sorar lider.

Ne yaşadık?

Ne hissettik?

Neyi fark ettik?

Gerçek hayatla nasıl bir bağı var?

Aynı durumu gerçek hayatta nasıl yaşıyoruz?

Nasıl tepki veriyoruz?

Bu deneyiminiz siz de neyi fark ettirdi?

Bu deneyim sonrası bugünden yarına neyi daha farklı yaparsınız?

 

 

Hiç küçümsenmeyecek sorulardır bunlar. Düzinelerce farklı soru çıkar. Katılımcı paylaşır, yaşadığını aktarır, dile gelir mesajlar… Cebine koyar mesajları.  Artık dünkü katılımcı değildir o. Bir fazladır farkındalığı…

 

Yaşayarak öğrenme denir buna. Düşünün bir kere; lider size bir konu üzerinde yeni kazanımlarınız olması için bir şeyleri önceden tasarlar hazırlar ve sınıfta belirli bir plan dahilinde ve belirli bir süre içerisinde size tüm yaratıcı drama adımlarını yaşatır.